Eserin yapanı, yaptıranı veya inşa tarihi hakkında herhangi bir kitabesi yoktur. Ahali arasında Türkiye Selçukluları dönemine ait olduğu söylenen cami, hem İslam hem de Hristiyan öğelerini bünyesinde barındıran bir görünüme sahip bulunmaktadır. Minaresinin mimari yapısı nedeniyle insanlar caminin tarihte kilise olarak kullanıldığı gibi yanlış bir kanıya da kapılmaktadır. Kutören Camii ile ilgili halk arasında ilginç bazı hikâyeler anlatılmaktadır.Bunlardan birine göre 1910’lu yıllarda Emirgazi’nin Gölören Mahallesi yakınlarında bulunan Kepezolarak bilinen bölgede yaşayan halkın Kutören’etaşınması nedeniyle, burada yeni bir camiye ihtiyaç duyulması üzerine eski caminin nakledilmesi düşünülmüştür. Nitekim bu konudaki hikâyeye göre yapının duvarlarındaki bütün taşlar numaralandırılarak yerlerinden sökülmüş ve Kutören’e taşındıktan sonra yeni yerinde aynı sırayla dizilerek inşa edilmiştir. Halk arasında camiden sökülen taşların develerle taşınmış olduğu ve hatta en son yükü taşıyan devenin yolda öldüğü rivayetleri deanlatılmaktadır. Bir başka rivayete göre, buradaki cami1894 yılında,ahalininKutören’e taşınmasından sonracamiye olan ihtiyaç nedeniyle Karacadağ ve Belören’den getirilen eski kilise taşlarıyla yapılmıştır. Hatta rivayet kibu sırada kilisenin çan kulesi de yerinden sökülmüş ve yeni caminin minaresi olarak düzenlenmiştir.